Kayıtlar

Nisan, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Suriyeli Sığınmacılar Türkiye'nin Karşı Karşıya Kaldığı En Önemli Sorundur

(Sayın Prof.Dr.Ümit ÖZDAĞ'ın bugünkü sosyal medya mesajını paylaşmak istedim) Suriyeli Sığınmacılar Türkiye'nin Karşı Karşıya Kaldığı En Önemli Sorundur  Kayıtlı 3.8 milyon, kayıtsız 1.5 milyon toplam 5.3 milyon Suriyeli sığınmacı Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı en önemli sorundur. Sayıları hızla artan ve 2040’ da 10 milyona çıkacak olan Suriyelilerin Türkiye’de kalması durumunda Türkiye ağır krizler içinde iç savaş ve parçalanma sürecine sürüklenecektir.  Hangi partiye oy verir ise versin Türk halkının % 85’den fazlası Suriyeli sığınmacıların vatanları olan Suriye’ye dönmesi gerektiğini düşünmektedir. Türk halkının tepkisini bilen Erdoğan konuyu zamana yayarak ve vatandaşlarımızı buna alıştırarak Suriyelilere vatandaşlık verme politikası izlemektedir.  Bir yandan bürokrasiye verilen brifingler ile “mültecilerin yüzde 80’inin geldikleri ülkeden geri dönmediği” masalı anlatılmakta ve Suriyelilerin de geri dönmeyecekleri bilinçaltlarına işlenmekte diğer yandan Ç...

Kıdem Tazminatı Projesi Hakkında Yazdım

KIDEM TAZMİNATI PROJESİ HAKKINDA Kıdem tazminatı fonu kurulmasına ve firmalarda biriken kıdem tazminatlarının bu fona aktarılmasına ve hatta fona aktarılan bu paraların kişiler tarafından nasıl hak edileceğine dair çalışmalar yapılmış. Hatta bu fonun BES ile birleştirilmesi veya en azından BES tipi yatırım fonlu olması konusunda çalışmalar da yapılmış. Kıdem tazminatı ile ilgili düzenlemenin yapılmasını; 1-İşverenler ve işveren temsilcileri istemiyor, 2-İşçi ve işçi temsilcileri istemiyor, 3-Hükümet istiyor ve buradan kamu finansmanı için kaynak bulacağını düşünüyor hem de 1 yılda 100 milyar TL 4-Muhalefet partileri ise bu konuda fikir beyan etmiyorlar çünkü buna sanırım sıra gelmiyor veya gereksiz buluyorlar. Tüm taraflar için acı gerçek ise şu şekilde: 1-Kanun var, düzenleme var ama böyle bir birikim şirketlerde yok, üzgünüz sanki para varmış gibi hayallere kimse kapılmasın. 2-İşverenler ve işveren temsilcileri paranın olmadığını itiraf edecek durumda değil...

IMF iSTİKRAR PROGRAMI VE KRİZ YÖNETİMİ (Mart 2019)

Resim
IMF İSTİKRAR PROGRAMLARI VE KRİZ YÖNETİMİ (21.YY Türkiye Enstitüsü/Ankara  Özel Rapor) 1. Borçlanma ve IMF program ı ne demek? Türkiye nasıl bir yol izlemeli? 2019 yerel seçimlerinin sonras ı g ü nlerin T ü rkiye ekonomisi i ç in bir k ı r ı lma noktas ı olaca ğı n ı tahmin etmek zor de ğ il.   Bu k ı r ı lma zaman ı yakla ş t ı k ç a ortaya ç ı kacak finansman ihtiyac ı n ı ş imdiden d ü ş ü nerek bilerek hareket etmek ve bir strateji belirlemek gerekiyor. Finansman ihtiyacı aslında her dönemde vardır, ancak bu kez borçlanma veya kaynak arayışı düzenli ve normal bir ekonomi ortamından gelmemekte, bu nedenle farklı bir yaklaşımı ve çalışmayı hak etmektedir. Mevcut durumumun tespiti ve alınması gerekli temel önlemleri özetlemek gerekirse; ·       2019 da ekonominin büyümeyeceğini, tam tersi küçülebileceğini de öngörerek bu olumsuz durumun hazırlığına yılın başında başlamak gerekiyordu ancak görüldüğü kadarıyla bu yapılmamı...